Nitelikli kıskançlık, kişinin aşırı kıskançlık duygularıyla başa çıkma yeteneğini kaybettiği ve ilişkilerinde kontrolsüz ve zarar verici davranışlar sergilediği bir durumu ifade eder. Kişinin kıskançlık duygusunu olumlu bir şekilde dönüştürmesini sağlar. Bu, kişinin kendi yeteneklerini geliştirmek için motivasyon kaynağı olarak kıskançlık duygusunu kullanması anlamına gelir. Nitelikli kıskançlık, bir kişinin başarılı olma arzusunu artırabilmektedir. Kişinin hedeflerine böylece daha fazla odaklanmasını sağlar.
Ancak, önemli olan nokta, nitelikli kıskançlığın sağlıklı bir şekilde yönetilmesidir. Nitelikli kıskançlık, başkalarını küçümseme, rekabetçi bir tavır sergileme veya negatif duygularla dolma anlamına gelmez. Bunun yerine, nitelikli kıskançlık, kişinin kendi yeteneklerini geliştirme ve başarılarına odaklanma amacıyla motivasyon sağlar.
Nitelikli kıskançlık, bireysel gelişim ve kişisel başarıya odaklanmayı teşvik eder. Bu durum sağlıklı iletişim, empati ve saygıyı sürdürmeyi de içerir. Diğer insanların başarılarını kutlamak, onlardan ilham almak ve desteklemek önemlidir.
Nitelikli kıskançlık ve Othello sendromu
Othello Sendromunda, kıskançlığın hastalık düzeyine ulaştığı ve kişinin gerçek dışı, takıntılı kıskançlık hisleriyle karakterize olduğu bir psikiyatrik bozukluktur. Othello Sendromu, William Shakespeare’in Othello oyunundaki baş karakterdir. Othello’nun takıntılı kıskançlık hisleri ve sonucunda ortaya çıkan olaylara atfen adlandırılmıştır. Oyun, Othello’nun karısı Desdemona’ya yönelik aşırı kıskançlık duygularıyla dolu bir şekilde ona zulmetmesi ve sonunda onu öldürmesi üzerine odaklanır.
Gerçek hayatta, Othello Sendromu adı verilen durum, kıskançlıkla ilgili takıntılı düşüncelerin ve hastalık derecesinde şüphelerin kişinin zihnini kaplamasıyla ortaya çıkar. Bu durumda, kişi genellikle gerçekçi olmayan kıskançlık hisleri yaşar ve bu hislerine dayanarak yakın ilişkilerindeki partnerine, aile üyelerine veya arkadaşlarına zarar verme eğilimindedir. Kişi, partnerini aldatma, ona ihanet etme veya ilişkisini bozma düşüncesine kapılabilmektedir.
Bu durum, genellikle paranoid kişilik bozukluğu, şizofreni, narsisizm-kişilik bozuklukları veya obsesif kompulsif bozukluk gibi bir psikiyatrik rahatsızlıkla birlikte ortaya çıkar. Psikiyatrik yardım ve tedavi gerektiren ciddi bir durumdur.
Othello Sendromu tanısına sahip kişilerde tedavi genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi ve klinik tedavi yöntemlerini içermektedir. Terapi, kişinin kıskançlık duygularını anlamasına, kontrol etmesine ve sağlıklı ilişkiler kurmasına yardımcı olmayı amaçlar.
Kişilik durum bozukluğunda nitelikli kıskançlık
Kişilik durum bozukluklarında da nitelikli kıskançlık tabloları sıklıkla görülebilmektedir. Narsisizm ve Paranoid kişilik bozuklukları sınıfında değerlendirilebilmektedir. Bu durum bazı kişilerde aile içi istenmeyen bireylerde de yoğun olarak görülmektedir. Bunu yanlış zigot olarak değerlendirmek gerekir. Bir diğer dikkat edilmesi gereken durum ise, ileriye dönük olarak kıskançlık seviyeleri bir diğerinin örnek aldığı için “bende öyle olacağım” zihniyeti ile baskın karakter ortaya çıkarabilmektedir. Bu tür saplantılı hallerde toplum üzerinde baskı kurma, aileyi yönetme hatta ülke yönetimi ele alarak Tiran olmak. Çoğu zaman romantik veya cinsel ilişkilerde güvensizlik, takıntılı kıskançlık ve zorlayıcı şüphecilikle karakterize olan bir kişilik bozukluğudur. Özel hayatındaki başarısızlıklar sonucu mutluluğu insanları mutsuz etmekten elde etmeye çalışan. Kıskançlığını tehlikeli boyutlara vardırmış ve sevdiğini zannettiği kişiyi büyük bir hırsla sahiplenen bu kadın da farkında olmasa da Othello sendromu durumu yaşıyor.
Çoğu zaman nitelikli kıskançlığın geliştiği durumların altında Munchausen sendromu etkisi görülmektedir. Bu kişilerde içe kapanıklık ile duyguları ile bir aşamaya gelmiş kişilerdir. Hatta aile içi dışlanma, ilgisizlik ve bazı durumlarda da istismar sonucu ortaya çıkmaktadır.
Sonuç: Nitelikli kıskançlık nasıl önlenir?
Othello Sendromu yani nitelikli kıskançlık, kendisi istediği hayatı yaşarken partnerini köleleştirmektir. Kişi bunun farkına vardığında hayatındaki pek çok şeyin partneri tarafından ekarte edildiğini görür. İkili ilişkilerinin didiklendiğini, kendi özel alnının bile kendisine ait olmadığını anlamış olur. Bu psikolojik bozukluğu yaşayan kişi can yakmak zarar vermekten çekinmez. Hele ki partneri bu durumdan rahatsız olup ondan uzaklaşmaya kalktığında daha da tehlikeli olabilmektedir.
Oysa gerçek sevgide hırs yoktur. İnsan hiç bir karşılık beklemeden sevebiliyorsa işte bu saf sevginin kendisidir. Her insanda az da olsa içgüdüsel kıskançlık vardır. Sevdiğini başka bakışlardan kıskanmak, benimsemek ve çoğu zaman belli etmeden yoğun üzüntülü hallerde olmak, ama bir yandan da bilmek sevildiğini. Bütün bunlar dozunda olduğunda ilişkiye hoşluk katar. Bu durumdan kurtulmak için kişinin kendini geliştirmesi ve psikiyatrik destek alması gerekmektedir.
Bence
Bence ben kıskanç bir kadınım. Bu özeleştiriyi yapmadan yazıyı sonlandırmak doğru olmazdı. Bunca şeyi yazıp “ben kıskanç değilim, diğer herkes hastalık derecesinde kıskanç” demek bana yakışmazdı. Evet bende zaman zaman cadılık yapıyorum. Nitelikli Kıskançlık diğer adıyla Othello Sendromunu yazarken bir nevi kendi benliğime yolculuk ettim. Bazen üzüldüm, bazen “ben de mi böyleyim” dedim. Fakat ben kimseye kötülük yapamam, hele sevdiğim insana alsa. Bu yazı bana yaptığım bazı hataları fark ettirdi. Hemen kendimi düzeltme, yanlışlarımı doğruya çevirme kararı aldım. Kendini bilmek en güzel erdemdir. Hatalarımı görmezden gelip şımarıkça davranmak olur. Ben böyleyim, beni seven böyle sevsin egosuna girersem kendime ve karşımdakine saygısızlık yapmış olurum.
Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim.
